skip to main | skip to sidebar

PLEASE DON'T STEP ON THE GREEN!

oda projesi

20081027

PLEASE DON'T STEP ON THE GREEN!

WELCOME!

CLICK HERE !
YOU CAN DOWNLOAD THE ENGLISH VERSION OF THE PROJECT!
Gönderen oda projesi zaman: 01:13
Daha Yeni Kayıtlar Önceki Kayıtlar Ana Sayfa
Kaydol: Kayıtlar (Atom)

for english...

PLEASE DON'T STEP ON THE GREEN!

YOU CAN DOWNLOAD THE ENGLISH VERSION OF THE PROJECT!

http://www.zgyunwz.net/oda/pdfs/


First exhibition of the project: The Gatherers: Greening Our Urban Spheres
Oct 31, 2008–Jan 11, 2009


neden botanik?


....“Botanize the Asphalt”/“Asfaltı Botanize Etmek”

Oda Projesi Buena Center for the Arts adlı bir sanat kurumuna “Botanize the Asphalt" adlı bir proje için davet edildi. Bu sayfada Oda Projesi, İstanbul üzerinden ‘Asfaltı botanize etmek’le ilgili dusunmekte ve biriktirmekte. Bu biriktirdiklerimiz sadece bir taslak niteliginde.
Neye donusecegini zamanla gorecegiz.

Konusmaya nereden basladik?

* kent icindeki tarlalar. kentte tarım; ozellikle E5 civarinda olusturulmus olan tarlalar, yani resmen tarla, ve orada neler ekip bicer ve bunu neden yaparlar acaba... bunla baglantili tam degil ama Ulasilabilir Yasam Dernegi yanlis hatirlamiyorsam, kentte tarim konusunda bir proje bile yapmisti.
* apartmanlarda balkonlar da ya da kapici dairelerine yakin yerlerdeki ekili bicili patlicanli domatesli kucuk bahcecikler
* kopruye dogru hizla gecerken goze carpan ya da otoban kenarlarinda isirgan otu turu otlar toplayan kadinlar
* aslinda istanbulda asfalti botanize etmek cok kolay; kaldirimlardan fiskiran yesillikler, damlardan cikan incir agaclari, yolun gidisatini degistiren yol ortasindan cikan agaclar.
* acaba mezarliklar ve askeri alanlar bu baglamda istanbul icin dusunulebilir mi? hani deriz ya, tek yesil yerler oralar diye.
* cingeneler ve sokaklardaki cicek satilmasi, gecici botanize etmenin bir ornegi olabilir.
* deniz kenarinda kullanilmayan sandala ekilmis domates fideleri
* aslinda oldukca kent olan istanbul icin yesil alan yonetimler tarafindan organize bir sekilde
yaratilmasa ve ayrilmasa bile halk tarafindan ve azgin istanbul dogasi tarafindan organize ediliyor diye dusunuyorum. yani yesili az ama yesilligi bol bir kent istanbul
*daha cok gecekondu yerlesimlerinde gorunen bahce duzenlemesi
*tabii ki tum bunlara zit olarak kapalı sitelerde tasarlanmis yesil alanlar, ya da yeni yapilan binalarda yesil alan olmayisi cogunlugun beton olmasi, kapici faktorunun buradaki onemi...:) (ORGANİZE YEŞİL)
* Aynı şekilde denizin doldurulup park alanı haline getirilmesi.
*Kent içi tarım, En son bostanlar Yedikule’de bulundu.
* Sarayburnu kıyısındaki küçük oluşumlar.
* Haydar dedenin yarattığı bizim avlu.
* Pencere önü çiçekleri: yarı kamusal

ahmet hamdi tanpınar alintilari:

"İşte İstanbul bu devamlı şekilde muhayyilemizi işletme sihriyle bize tesir eder. Doğduğu, yaşadığı şehri iyi kötü bilmek gibi tabii bir iş, İstanbul'da bir nevi zevk inceliği, bir nevi sanatkarca yaşayış tarzı, hatta kendi nevinde sağlam bir kültür olur. Her İstanbullu az çok şairdir, çünkü irade ve zekasıyla yeni şekiller yaratmasa bile büyüye çok benzeyen bir muhayyile oyunu içinde yaşar. Ve bu, tarihten gündelik hayata, aşktan sofraya kadar genişler."

"Eski ustalarımızın asıl başarısı, tabiatla bu işbirliğini
sağlamalarındadır. Pek az mimaride taş mekanik rolünü, şekiller sabit hüviyetlerini İstanbul camileri kadar unutur, pek az mimari kendisini ışığın cilvelerine İstanbul mimarisinde olduğu kadar hazla, onun tarafından her an yeni baştan yaratılmak için teslim eder."




Blog Arşivi

  • ►  2009 (2)
    • ►  Şubat (2)
  • ▼  2008 (53)
    • ►  Aralık (2)
    • ▼  Ekim (1)
      • PLEASE DON'T STEP ON THE GREEN!
    • ►  Eylül (20)
    • ►  Ağustos (6)
    • ►  Temmuz (2)
    • ►  Haziran (9)
    • ►  Mayıs (2)
    • ►  Mart (2)
    • ►  Şubat (9)